İZMİR'de ilk gösterim: Doğum gününde "Ahmed Arif'in Hasreti" belgeseli...
✓
21 Nisan Pazar günü yine Kültürpark'ın yolunu tuttum. Biliyorsunuz, bu yıl 'İzKitap Kitap Fuarı' yeniden Kültürpark'ta gerçekleşiyor.
21 Nisan Pazar günü yine Kültürpark'ın yolunu tuttum. Biliyorsunuz, bu yıl 'İzKitap Kitap Fuarı' yeniden Kültürpark'ta gerçekleşiyor. Açılış gününden izlenimlerimi "İzKitap Fuarı'nın ilk gününden: Fuar, panayıra dönüşmüş..." başlığıyla yayınlamıştım. 
O nedenle fuar hakkındaki görüşlerimi yinelemeyeceğim... 
Bu kez, Kitap Fuarı'nı ziyaretimin nedeni, Mülkiyeliler Birliği İzmir şube yöneticilerinden
Sunay Çatori’nin moderatörlüğünde Mülkiyeli Edebiyatçı-yazar Şeyhmus Diken söyleşisine ve “Ahmed Arif’in Hasreti” belgeselinin İzmir'de ilk gösterimine katılmaktı.
Baharı pek yaşamadan yaza dönmekte olan hava, o gün İzmir'de buz gibiydi.
Söyleşi ve belgeselin İzmir prömiyeri 'kültürpark Lozan Sahne'de gerçekleşiyordu.
Şeyhmus Diken 'in hoş sohbeti de söyleşiyi titreyerek izlememizi engelleyemedi... 
Söyleşide Şeyhmus Diken; Kürt halkının bağrından çıkmış, coşkulu ozan Ahmed Arif'in şiirlerini Kürtçe değil de mükemmel bir Türkçe'yle yazmasını; "Kürtçe'nin Türkçe'ye bir jesti" olarak niteledi. 
Sonrasında, Şeyhmus Diken şunları da aktardı: "...Ahmed Arif, kendisine neden Kürtçe yazmadığını soranlara 'Ben ne kadar iyi Kürtçe yazarsam yazayım Cigerxwîn’den (*) daha iyi yazabilir miyim? Kürtçe okumak istiyorsanız onu okuyun. Şiir, en iyi bildiğin dilde yazılır. Ben Kürtçe biliyorum ama kendimi en iyi Türkçe anlatıyorum’ diyor. Hevsel Bahçeleri’nin insansızlaştırılmasını, hatta ağaçsızlaştırılmasını biz 2000’lerin Diyarbakır’ında yaşarken, o bunu yıllar önce yazıyor. Biz 233 Kurşun' şiirini okuduktan yıllar sonra Roboski’yi yaşıyoruz. Ahmed Arif sadece o güne ait bir şiir yazmamış, çağlar boyu kalacak kült bir şiir bırakmış ardında...”
(*) Cigerxwîn (1903, Batman - 22 Ekim 1984, Stockholm), Kürt Marksist şair, edebiyatçı, yazar ve tarihçi.**
Ardından belgesele geçilecekken, teknik bir aksaklık nedeniyle belgesel gösterimi ertesi güne, Mülkiyeliler Birliği Lokali'ne ertelendi...
*
Haberin var mı taş duvar
demir kapı, kör pencere,
yastığım, ranzam, zincirim
uğruna ölümlere gidip geldiğim,
zulamdaki mahzun resim,
haberin var mı?
demir kapı, kör pencere,
yastığım, ranzam, zincirim
uğruna ölümlere gidip geldiğim,
zulamdaki mahzun resim,
haberin var mı?
 |
| Şeyhmus Diken ve Sunay Çatori İzKitap Fuarı'nda... |
ŞİİRLERİNİ YAZIYA ve KAĞIDA DÖKEMEYEN OZAN...
Bu kez, Yönetmeni Dilek Gül, Yapımcısı Ecevit Kılıç ve Danışmanı Şeyhmus Diken olan "Ahmed Arif'in Hasreti" belgeselini izlemek üzere Mülkiyeliler Lokali'ndeyim...
Ahmed Arif'in doğum gününde (23 Nisan 1927 / Diyarbakır - 2 Haziran 1991, Ankara) coşkulu bir duygu yüküyle belgeseli izledim. 
Hayatı boyunca şiirlerini yazılı, kağıda dökemeyen bir ozan Ahmed Arif...
Yıllarını ağır işkenceler altında hapislerde geçiriyor.
Şiirlerini kağıda geçirip evinde tutanların da zûlme uğratıldığı bir rejim altında, Ahmed Arif şiirlerini hep hafızasında, kafasının içinde tutmayı yeğliyor. O nedenle sadece basılmış tek kitabı bulunuyor: "Hasretinden Prangalar Eskittim..."
Dilek Gül'ün yönettiği belgesel filmde, oğlu Filinta Önal, yakın arkadaşlarından Zeynep Oral, anılarını paylaştığı Ümit Firat, şiirleri üzerine çalışmalar yapan Şeyhmus Diken sinema oyuncusu Halil Ergün ve filmin yapımcısı da olan Ecevit Kılıç tanıklıklarıyla belgeselde yer alıyor.[İZKitap Fuarı & Mülkiyeliler İzmir. 21-22 Nisan 2024]
**
@Yergundogan (Threads & Mastodon) @Y_Ergundogan (X)
Doğdun,
Üç gün aç tuttuk
Üç gün meme vermedik sana
Adiloş Bebem,
Hasta düşmeyesin diye,
Töremiz böyle diye,
Saldır şimdi memeye,
Saldır da büyü…
Bunlar,
Engerekler ve çıyanlardır,
Bunlar,
Aşımıza, ekmeğimize
Göz koyanlardır,
Tanı bunları,
Tanı da büyü…
Bu, namustur
Künyemize kazınmış,
Bu da sabır,
Ağulardan süzülmüş.
Sarıl bunlara
Sarıl da büyü…
* * *
Yalçın Ergündoğan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder